9 Şubat 2012 Perşembe

Shaqiri ve Bayern Münih Üzerine...

.. ve Shaqiri Bayern Münih’de…

Galatasaray’ın uzun süre gündeminde yer alan Xherdan Shaqiri, kulübü Basel ile beraber tercihini Alman devinden yana kullanarak 2012-2013 sezonundan itibaren başlayacak olan 4 yıllık kontratla sözleşme imzaladı. Hem de 9 milyon Euro garanti para + 3 milyon Euro özel anlaşma gereği… Tabiki transferin ardında İsviçre’nin teknik direktörlüğünü de yapan ve aynı zamanda Bayern Münih’i 2001 yılında şampiyonlar ligi şampiyonluğuna ulaştıran kurt hoca Ottmar Hitzfeld’in de rolü olduğu biliniyor…

Shaqiri transferinin Bayern’e ne kadar faydalı olup olamayacağını önümüzdeki sezondan itibaren net bir şekilde göreceğiz ama ben bu transferi Bayern’in son yıllarda kadrosuna ‘Gelecek vaadeden bir yıldız’ olarak dahil ettiği ve bir türlü beklenen patlamayı yapamayan transferleriyle sentezlemeye çalışacağım…



Ali Karimi… İran futbolunun 2000’li yıllardan sonra yetiştirdiği belki de en büyük yetenek… Bayern Münih’in efsane oyuncularından Mehmet Scholl artık 35 yaşındaydı ve belki de son sezonunu yaşıyordu. Eskisi gibi koşamıyor ve performansı iyi değildi. Onun gibi forvet arkasından gol pasları verecek ve kreatif özellikleri yüksek bir oyuncu almak için Al Ahli takımından Ali Karimi 2005-2006 sezonunda transfer edildi. Kendisinden beklenen misyonu itibariyle yükü ağırdı… 2 sezonunu geçirdiği Almanya macerasında ise maalesef pek akıllarda kalacak bir futbolcu olamadı ve istatistiklerine de 20’si ilk 11 olmak üzere 38 maç ve sadece 4 gol yazdırabildi. Sonrasında ise Quatar takımına transfer olan oyuncu, şu an futbol yaşantısını ülkesindeki futbola başladığı Persepolis takımında sürdürüyor…

Marcell Jansen… Almanların son yıllarda yetiştirdiği ve direkt A milli takımda da banko oynaması beklenen hem sol bek hem sol açık oynayabilen çok yönlü bir futbolcu. M.Gladbach’taki performansıyla Bayern’in sol kanatına ‘aranan kan’ gözüyle bakılıyordu. 20 yaşında Alman devine 9 milyon Euro bedelle dahil olan Jansen, ilk ve tek sezonunda takımın kadro genişliği olarak dar bir yapıda olmasından da faydalanarak 23’ü ilk 11 olmak üzere 25 kez forma giyerek aslında hiç de kötü bir performans sergilemedi… Ertesi sezon ise Hamburg’a 8 milyon euroya transfer olan genç Alman oyuncu hala bu kulüpte…

Jose Ernesto Sosa… Arjantin’in Estudiantes takımından 2007 yılında 10 milyon Euro karşılığında transfer edilen oyuncu, Mehmet Scholl’ün emekliliği sonrası Ribery ile beraber hücumda yaratıcı oyuncu eksikliğine merhem olması ümidiyle kendisine kadroda yer buldu. Bayern’e geldiğinde henüz 22 yaşındaydı ve ‘Avrupa’da patlama yapması beklenen yıldız’ adaylarından sadece biriydi… Sahadaki duruşuyla hiçbir zaman güven vermeyen ve oldukça da güçsüz görünen fizik yapısıyla hep eleştirilerin odağı oldu ve kısmen yaşadığı sakatlıklar sonrasında da kendisine fazla şans bulamadı. 3 sezon Almanya’da kalan Arjantinli, Bayern formasıyla toplam 40 maça çıktı ve bunların sadece 18’in de ilk 11 de adı okundu ve toplamda 2 gol atarak İtalya’da Napoli’nin yolunu tuttu… Burada da beklenen performansı ( 31 maç / 11 kez ilk 11 / 1 gol ) gösteremeyince bu sezon başı Ukrayna’nın Metalist Kharkiv takımına transfer oldu…



Alexander Baumjohann… Futbola Schalke’de başlayıp M.Gladbach’da yıldızı parladı ve kısa zamanda ‘Bundesliga’da herkesin konuştuğu futbolcuyu transfer eden’ anlayışıyla nam salan Bayern Münih’in de dikkatini çekti ve 2009-2010 sezonunda Bawyera takımına büyük umutlarla geçti… 22 yaşında Almanya’nın ve en büyük kulübünde forma giymek mi onu çok heyecanlandırdı yada yeteneklerini gösterecek zamanı mı bulamadı bilinmez ama sadece 3 maç oynadığı kulüpten hemen devre arasında futbola başladığı Schalke takımına transfer olarak tam anlamıyla ardından ‘fos transfer’ dedirtti…

Tüm bunlar ışığında Shaqiri’nin omuzundaki yük hiç de hafif değil. İlk defa bir majör ligde oynayacak olması onun için bir dezavantaj olarak görünebilir ama daha 20 yaşında ve üstün oyun zekası, çevikliği, hızı ve hırsıyla beraber takımdaki eski günlerini aratan Robben ve Ribery için de ciddi bir tehdit olacak gibi görünüyor. Kaldı ki Bayern'in kapalı savunmalara karşı bazen ne kadar çok zorlandığı düşünüldüğünde takımın onun varlığına ihtiyacı olduğu da net bir şekilde görünüyor... Bundan sonrasında ise İsviçreli oyuncu mutlaka yukarıda örneklerini verdiğim futbolcular gibi olmamak ve unutulmamak adına çok çalışması gerekecek… Ne diyelim artık? Kimbilir belki de seneye ‘Shaqiri senesi’ yaşayabiliriz.

.................................................

https://twitter.com/#!/serdarsozkesen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder